Güneş çat diye gözüne doğar ya, yani öyle gelir uykunda sana. Ama güneş benim tam gözümün içine doğdu bugün. İlk kez sinirlenip panjurlarımı kapatmadım. Sinirlenip uyku gözlüğünden yardım alıp uykuma devam da etmedim. Balkonuma çıkıp yalınayak sokağı seyrettim. Biraz gülümsedim. Biraz içim serinledi, biraz soğukkanlıydım, biraz inancım vardı iyiliğe…
Aylardan beri uyuklarken minik bir buseyle hayata dönmüş gibiydim biraz… Bir günde onarılacak kırıklar değil biliyorum ama öyle diyor ya şebnem ferah’ta “bugün güzel bir gün demezsem nasıl yaşarım…?”
Bugün güzel bir gün. Bugün yağmur bile yağsa gökkuşağı çıkar ardından. Bugün rengârenk düşler görüyorum gözümün değdiği yerlerde. Bugün hiçbir çocuk üzülmüyor gibi hissediyorum. Anlam yüklemeden bakıyorum etrafıma ve insanlardan beklentilerimi yok denecek kadar aza indirgiyorum bugün…
Balıklarım uyuyordu ben uyandığımda. Tek tek konuştum onlarla. Sessizdim. Uzanıyorlardı boylu boyunca. Biraz tedirginlerdi. Gözlerinin açıklığını ona yordum.
Aylardan beri uyuklarken minik bir buseyle hayata dönmüş gibiydim biraz… Bir günde onarılacak kırıklar değil biliyorum ama öyle diyor ya şebnem ferah’ta “bugün güzel bir gün demezsem nasıl yaşarım…?”
Bugün güzel bir gün. Bugün yağmur bile yağsa gökkuşağı çıkar ardından. Bugün rengârenk düşler görüyorum gözümün değdiği yerlerde. Bugün hiçbir çocuk üzülmüyor gibi hissediyorum. Anlam yüklemeden bakıyorum etrafıma ve insanlardan beklentilerimi yok denecek kadar aza indirgiyorum bugün…
Balıklarım uyuyordu ben uyandığımda. Tek tek konuştum onlarla. Sessizdim. Uzanıyorlardı boylu boyunca. Biraz tedirginlerdi. Gözlerinin açıklığını ona yordum.
Sahi, balıklar gözü açık mı uyur?
5 yorum:
'Uyanır gece yarısı, yoktan sevda yaparım...' diyen Ezginin Günlüğü ile yaşamaya alışkın ben, birden bire sahici bir Ezgi ve Günlüğü ile karşılaşınca sanırım bana vaad edilen yerdeyim diye düşündüm...
Hayat, keşfedilmeyi bekleyen bir sürü güzellikler barındırır derinliklerinde...
Ama acıya ve hüzne meyilli insan, bunları es geçip, daha çok içte bir yangını tetikleyici, rüzgarlara doğru yürümekten vazgeçemez...
Herşeyin yolunda ve güzel olduğu yerde, yaşamaya dair pek bir şey yoktur...
Mesela mezarlık güzeldir... Çeşitli mermer sanatlarıyla görselleştirilmiş ve rengarenk çiçeklere bezenmiş kutu kutu yanyana duran büyük bir şehri andırır... Ama sessizdir..
Ve sessizlik, çığlıktan daha çok kulak tırmalar...
Nerden nereye geldik... Yazdıklarımın yazdıklarınla alakalı yerleri olduğu gibi, alakası olmayan yerleri de olabilir.. Ama önemli olan şeyin, beni burada yazdırmaya neden olabilecek sesleri çıkarmış olmandır...
Neyse...
Fazla da uzatmayacağım sözü...
En son ne sormuştun...
'Balıklar gözü açık mı uyur?'
Yanıtlıyorum : Hayır... Uyuryüzerleri hariç... :)
Sevgiyle kal...
sahip olduklarını düşünüp bugüne gerçekten güzel diyebilirsin
@ azaphane:
yazdıkların beni derinlerden gülümsetti her nedense. özellikle giriş cümlen. hem benim yazılarımı okuyup hem yazı yazan insanları çok seviyorum :)
@servet:
bloguna baktım geçen gün yani bakamadım daha doğrusu. açılmıyordu. sanırım çözdün sorununu. bugünüme güzel dedim.. ne güzel değil mi:)
canım benim :))
ne güzel mi :) çok güzel.bak küçük şeylerle de mutlu olabilyor muşsun :)
evet açılmıyodu site.sunucuyu değiştirdim ama yedeklerimi yüklerken milyon tane sorun yaşadım.gittim geldim,vazgeçtim inad ettim nasıl yapacağıma dair bi hafta araştırdım.sanırım başardım.Hep ince ayrıntılarda buldum çözümü.şansım yanımdaydı sanırım .yoksa sil baştan başlayamayacak kadar yoruldum. velhasıl ;şu an burada ben olup blogum olmayacaktı :)
:) çözdüysen süper ozman..geçmiş olsun.
Yorum Gönder