Bugün kendim için bir şey yaptım. Epeydir kurtulamadığım bir hafta daha da kurtulamayacağım kasvetli halimden arınmak adına inanılır gibi değildi bu… Parkorman’ a kurulan platformda izlediğim 3ayrı performansın ayrı ayrı tadı damağımda kaldı. Binboa elinden gelenin fazlasını yaparak konser alanını festivale çevirmişti. Minik hediyeleri vardı her biri birbirinden güzel olan…
*
Sahneye ilk çıkan ‘SAKİN’ idi. Mor ve ötesinin ilk halini andıran belki biraz daha kendine güvenen küstah tarzıyla muhteşem şarkılarını söylediler. Piyasaya karışıp çizgiyi bozmalarından korkarım. Favorimi sona sakladılar bi’ gülümsedim o an:)
*
“bu yağmur dinmez ki âdemden beri yağar durur
telaşta bu kez tekrardan ibaret abiler
sorumlu olur mu erken çöken kış akşamında
görürsen haber ve o mutlu insandan”
*
Ardından sahneyi alan Mor ve Ötesi bana hediye gibi ilk 2 albümlerinden söylediler
çoğunlukla. 9 sene sonra onları tekrar konser sahnesinde izlemek güzeldi. Kendi kendime neyi protesto ediyorsam sanki... Gitmedim ama sonuç olarak birdaha konserlerine, minik tepkimle başbaşa yaşadım. İlk şarkılarının tadını arayıp da bulamıyorum artık. Zaten hep böyle oluyor… O yüzden artık yeni çıkan guruplar fazla piyasaya karışmasınlar diye dua eder oldum. Kulağımdaysa geceye dair onlardan bu şarkı kaldı… Tıpkı eskiden olduğu gibi...
*
“yüzünden başlasam gitmeye uzaklara, duymasam kimseyi
sonu olmasa ummadık rüyalarda, eksilse yok olsa bile değer
bir gün kendimi bırakıp, sana anlatsam ne olduğunu
neden sözleri yuttuğumu, gerisi zaten gözlerinde l
ütfen beni hemen uyandır, ya da hep öyle bak yüzüme
ne kork benden ne uzaktan dinle lütfen beni uyandırma”
*
Sabırsızlanmaya başlamıştık ki ‘o an’ geldi ve artık TRAVİS sahnedeydi! Oturan ahalinin hepsi ayaklanınca nefes almakta dahi zorlandık sevgili ablam ve ben. 10yıl g
eciktikten sonra ilk kez gelmişlerdi Türkiye’ye. Onlar bir efsaneydi… Evet, yağmur yağdıran gruptu… Öyle kapıldık ki büyüye,
nasıl geçti onca zaman anlamadık. O efsaneyi sona saklamışlardı yine. Kapanış olarak belirledikleri “Why does it always rain on me” başladığı anda bir sürü insan aynı anda şemsiye açtı. Görülmeye değer bir manzaraydı… Bilindiği üzere 1999 Glastonbury festivalinde kuru ve yapışkan geçen bir günün ardından Travisin sahneye çıkıp da bu şarkıyı söylemeye başladığı ilk andan sonra yağmur yağmaya başlamıştı ve grup için belki de en ilginç dönüm noktasıydı. İnsana böyle tesadüf mü olur dedirtmesinin ardından şarkı marş haline gelmiş idi… Bu şarkıyı canlı canlı dinleme fırsatım olduğu için keyfim oldukça yerinde yalan yok :) Umarım tekrar gelmek için bir 10sene daha beklemezler..
*
27.06